English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Colloquial | ||||
Colloquial | soon as possible expr. | bir an önce | ||
Something must be done about this as soon as possible. Bu konuda bir an önce bir şeyler yapılmalı. More Sentences |
||||
Colloquial | soon as possible expr. | olabildiğince çabuk | ||
Tom really needs to do that as soon as possible. Tom'un bunu olabildiğince çabuk yapması gerekiyor. More Sentences |
||||
Colloquial | soon as possible expr. | mümkün olduğunca çabuk | ||
I want to meet Tom as soon as possible. Mümkün olduğunca çabuk Tom'la buluşmak istiyorum. More Sentences |
||||
Colloquial | soon as possible expr. | en kısa sürede | ||
It is in Europe's own interests to put things right as soon as possible. İşleri mümkün olan en kısa sürede yoluna koymak Avrupa'nın kendi menfaatine olacaktır. More Sentences |
||||
Colloquial | soon as possible expr. | ilk fırsatta | ||
Colloquial | soon as possible expr. | mümkün olduğunca en kısa zamanda | ||
Colloquial | soon as possible expr. | en kısa zamanda | ||
Colloquial | soon as possible expr. | hemen | ||
Colloquial | soon as possible expr. | vakit geçirmeden | ||
Colloquial | soon as possible expr. | mümkün olduğu kadar çabuk | ||
Colloquial | soon as possible expr. | mümkün olan en kısa sürede | ||
Colloquial | soon as possible expr. | mümkün olan en kısa zamanda |